30 Mart 2017 Perşembe

Antietam'da Ölüm

1862, "Antietam'da Ölüm," foto: Alexander Gardner

Bay Brady’nin yaptığı, savaşın korkunç gerçekliğini dürüstçe evimize kadar getirmiş olmasıdır. Vücutları getirip kapılarımızın eşiğine ve sokaklar boyunca yaymamış da olsa, yaptığı şey ona çok benzerdir.
New York Times


Antiem’da Ölüm, 1862

Daha önceden hiç olmadığı kadar pek çok Amerikalının tek bir günde öldüğü Maryland, Sharpsburg’daki kan dondurucu muharebenin adıdır Antietam. Öyle ki, Birleşik Devletler’den bir asker bu savaşı  “ölü yığınları … dehşet vericiydi” diyerek hatırlamıştı. İskoçya doğumlu fotoğrafçı Alexander Gardner, katliamın gerçekleştiği 17 Eylül 1862 tarihinden iki gün sonra buraya varmış. Islak plakalı stereo kamerasını kurduğunda kırsal arazi boyunca sağa sola saçılmış düzinelerce vücut görüntüsü yakalamış, düşmüş askerleri, defin görevlilerini ve hendek şeklindeki mezarlıkları belgelemişti. 

Mathew Brady için çalışan Gardner, New York’a döndüğünde fotoğraflarını sunması için işvereni ona bir sergi ayarlamıştı. Misafirler sade bir tabelayı, “Antietam’da Ölüm” yazısını okuyarak sergi salonuna girmişlerdi. Gelgelelim misafirlerin bu sergide gördükleri sadeliğin ötesinde her şeyi içeriyordu. Genteel Cemiyeti, ilk kez kaydedilmiş görüntüler olduğuna inanılan savaş zayiatı fotoğraflarıyla beklenmedik bir şekilde karşılaşmış oldu. Gardner’ın fotoğrafları öylesine keskindi ki insanlar yüzleri belirgin bir şekilde görebilmişti. Ölüm, apaçık duruyordu ve uzakta gerçekleştiği sanılan bir savaş birden bire yürek paralayıcı bir şekilde kendisini çok yakında göstermişti. Gardner, 1865’te 600,000’den fazla insanın hayatına mal olacak bu kardeş katilliğinin önemini Amerikalıların fark etmesine yardım etmiş oldu. Çünkü kutsanmış bu arazilerde düşenler suretini yitirmiş yabancılar değil oğullarımız, kardeşlerimiz, babalarımız, kuzenlerimiz ve arkadaşlarımızdı. Gardner’ın Antietam fotoğrafları, bütün savaşların üzerini o tarihten itibaren örtegeldikleri yollarda acı verici, çok kuvvetli görsel bir emsal oluşturarak uzun süreli bir miras yaratmış oldu. Kaynak

11 Ocak 2017 Çarşamba

Katedral Kayası

"Katedral Kayası, Yosemite, 1861, Fotoğraf: Carleton Watkins"

"Bu kusursuz sanat çalışması en güzel Avrupa eserleriyle karşılaştırılır."
Oliver Wendell Holmes, 1862


Ansel Adams henüz Yosemite'nin sivri zirvelerini görmeden on yıllar önce Carleton Watkins (1829-1916) devasa plaka kamerasını, tripodunu ve düşük kaliteli çadırdan karanlık odasını katırlara yükleyerek uzaktaki Kaliforniya vadisine doğru tehlikeli bir yolculuğu göze almıştır. 

Yolculuğun sonunda Watkins'in elinde 130 negatif vardı. Bunlar, Yosemite'nin kule kütlelerinin, buzul jeolojinin ve hayret uyandıran geniş arazinin ilk basılı görüntülerini sunmaktaydı. 

İçerisinde Watkins'in kişisel Katedral Kaya görüntüsünün de yer aldığı bu görüntüler gittikçe gelişen kudret simsarlarına alan sağlamış, Kaliforniyalı Birleşik Devletler senatörü John Conness, plakalardan bir takım alarak Watkins'in çalışmalarına misyonerlik yapmıştır.

Tarihler 30 Haziran 1864'ü gösterdiğinde Başkan Abraham Lincoln, Yosemite yasasını imzalayarak halihazırda yaklaşık 84 milyon hektarlık araziyi koruyan Milli Park Sisteminin temelini atacaktır. Kaynak     

7 Ocak 2017 Cumartesi

Abraham Lincoln

"Abraham Lincoln, 1860, Fotoğraf: Mathew Brady"


"Doğal bir resim yapmakta ciddi sorunlar yaşadım." Mathew Brady


Abraham Lincoln, Bakır Sendikasında konuşmak üzere 1860 yılının Şubat ayında New York Kentine geldiğinde Illinois Kongresinin milliyetçi tutkulara sahip az tanınan bir dönemlik üyesiydi. Belagatı mükemmel olmalıydı, aynı zamanda Lincoln nasıl göründüğünün de ne kadar önemli olduğunu biliyordu.

Lincoln, podyuma çıkmadan önce Mathew B. Brady'nin fotoğraf stüdyosuna uğramak için Broadway'de durmuştu. Edgar Allan Poe'dan James Fenimore Cooper'a kadar herkesin fotoğrafını çekmiş ve sonraki yıllarda İç Savaş'ın tarihsel kaydını tutacak olan bu portre fotoğrafçısı sunuma dair birkaç şey biliyordu. Brady, bu uzun ince ormancının uzun boynunu gizlemek için gömleğinin yakasını sıkılaştırmış, bakışlarını güçlendirmek amacıyla da görüntüde rötuş yaparak bir devlet adamı pozuna sokmuştur. 

Brady, birkaç deklanşör tıklamasıyla Lincoln'ün söylediği üzere "benim uzun ve kaba görüntüme dair dedikoduları" defederek "beni saygın görünümlü bir insan yapmıştı." Brady, Oval Ofisin yüküyle yüzüne işlenecek İç Savaş'ın tahrip edici etkilerinden önce Lincoln'ün genç yüz hatlarını yakalayarak  İç Savaş'tan önceki kavgacı dönemde onu sakin bir rakip olarak sunmuştu.         

Lincoln'ün büyük oranda Cumhuriyetçi olan 1500 kişilik dinleyici kitlesi önünde yaptığı sonraki belagat yankılanan bir başarı yakalayacak, Brady'nin çektiği fotoğraf kısa sürede Harper's Weekly ve cartes de visite gibi yayınlarda çıkarak kampanya propagandası olarak kullanılan en etkili ilk fotoğrafa örnek teşkil edecekti.

Lincoln'ün bu portresi yayılırken onu meşhurluğun kıyısından Beyaz Saray'a taşımıştır. Burası Lincoln'ün Birliği koruduğu ve köleliğe son verdiği yer olacaktır.

Lincoln daha sonradan bu fotoğrafın önemini "Brady ve Bakır Sendikası konuşması beni Birleşik Devletlerin Başkanı yapmıştır" diyerek itiraf etmiştir. Kaynak    



5 Ocak 2017 Perşembe

Ölümün Gölgesi Vadisi

"Ölümün Gölgesi Vadisi", 1855, Fotoğraf: Roger Fenton

"Askerler savaşın tırpan muharebesinden önce düşecekler, lakin şaşmaz yanılmaz bu tasarımcı onların yüz hatlarını yakalayıp onlara meçhul bir ölümsüzlük vermeden önce."
 Kırım'dan Fotoğraflar'a dair bir eleştiri, Athenaeum, Eylül 1855 

İngiltere, Fransa, Osmanlı ve Piyemonte-Sardinya'nın Rusya'ya karşı bir olup kapıştıkları ve neredeyse 3 yıl süren bu çatışmaya, yani Kırım Savaşına dair hatırlananlar az olsa da bu savaşın haberleştirilmesi savaşı görme biçimimizi esaslı bir şekilde değiştirmiştir.

Halk, o vakte kadar, kahramanlık resimleri ve çizimleri üzerinden muharebelerden haberdar oluyordu. Gelgelelim, Britanyalı fotoğrafçı Roger Fenton'ın 1855 yılında Karadeniz'in çok uzağındaki bir yarımadaya ayak bastıktan sonra gönderdiği çatışmayı açığa çıkartan görüntüler savaş fotoğrafçılık geleneğini sağlam bir şekilde kurmuştur.

Havan topu bataryaları kullanan askerlere ve kamp hayatına dair gönderdiği bu 360 fotoğraf bizim alışageldiğimiz içsel zalimlikten yoksun olabilir, fakat Fenton'ın  çekimleri bu yeni sanatsal aracın güzel sanatlara rakip olabileceğini göstermiştir. 

Fotoğrafın bu özelliği bilhassa Ölümün Gölgesi Vadisi'nde açıkça görünür. Bu fotoğraf, top gülleleri ile parçalanmış küçük bir vadiyi gösterir, ki bu nokta Lord Alfred Tennyson'ın "Hafif Süvari Alayının Hücumu" şiiri ile ölümsüzleştiği yere uzak değildir.  

Askerler "Ölüm vadisine" dört nala sürerken halkın çoğuna bu şiirin "Sağlarında top / Sollarında top / Önlerinde top" dizelerini hatırlatan bu akıldan çıkmayan görüntü hayat belirtisi olmayan bu ıssız gerçekliği kamuya göstererek aynı zamanda onları bu anlamsız katliamın içine terk etmiştir. 

Bilim insanları uzun bir süre bu görüntünün Fenton'ın vadide çektiği tek fotoğraf olduğunu düşündüler. Diğer yandan bu fotoğrafın 1981'de keşfedilen ve sağa sola saçılmış daha az top güllesi gösteren ikinci bir nüshası hangi fotoğrafın daha önce çekildiğine dair hiddetli bir tartışmayı ateşlemiştir. Yakın bir zamanda keşfedilen bu resmin ilk olarak düşünülmesi Fenton'ın bir haber fotoğrafı hazırlayan ilk fotoğrafçılardan biri olmuş olabileceğini gösterir. Kaynak

3 Ocak 2017 Salı

Temple Bulvarı

"Temple Bulvarı, 1839, Fotoğraf: Louis Daguerre"
"Hızlı ışığı yakalayarak onu tutsak ettim. Güneşi benim için resimler yapmaya zorladım." 
Louis-Jacques-Mande Daguerre


1839 yılının bir bahar günü Paris'in Temple Bulvarında çalışan ayakkabı boyacısının tarih yazacağına dair herhangi bir fikri yoktu. Lakin, Louis Daguerre'nin bu adamın ve bir müşterisine ait çığır açan görüntüsü bir fotoğrafta yer alan insanlara dair bilinen ilk andır.  

Daguerre'den önce, insanlar sadece sanat eserlerinde temsil edilmişti. Daguerre, merceklerini Paris'in bir sokağına sabitleyip sonra da birkaç dakika boyunca bakır-gümüş alaşımlı bir plakaya maruz bırakarak kimyasallar yardımıyla geliştirip görüntüyü dondurduğundabu temsiliyet değişmiştir. Elde edilen sonuç ilk ayna imajlı fotoğraftır. 

Daha önceki denemelerin aksine, dagerreyotipi işlemi net ve kalıcı sonuç vermişti. Ve nihayetinde daha yeni icatlar bu işlemi -dagerreyotipi ne çoğaltılabilmekte ne de kağıt üzerine basılabilmekteydi- çağdışı bıraksa da Daguerre, fotoğrafın yeni bir iletişim aracı olarak geniş potansiyelini göstermede belki de herkesten daha fazlasını yapmıştı.  Kaynak

Le Gras'ın Penceresinden Görünüş


Le Gras'ın Penceresinden Görünüş
1826 civarı
Fotoğraf: Joseph Nicephore Niepce

"Helyografi adını verdiğim icadım, ışığın eylemi aracılığıyla kendiliğinden kopyalamayı meydana getirir." Joseph Nicephore Niepce


Merak ve hüner, bilinen ilk fotoğrafı üreten eşsiz bir karışımdır. Öyle ki bu tekniği icat eden adama bir sanatçı değil de bir mucit demek uygundur. 1820li yıllarda, Joseph Nicephore Niepce, litografya (taş baskı) baskı yöntemine hayran kalmıştı. Bu yöntemde taş üzerine çizilen resimler yağlı mürekkep kullanılarak yeniden üretilebiliyordu. İmaj üretmek için farklı yol arayışına giren Niepce, camera obscura adında bir araç oluşturdu. Bu tertibat, güneş ışığıyla aydınlanan görüntüleri yakalayıp aksettiriyordu.

Niepce, doğu Fransa'daki çalışma odasının penceresindeki manzarada bu aleti denemeye başlamıştı. Penceredeki görüntü, kurşun ve alaşım kaplı bir plaka üzerine düşmüş, pek çok saat geçtikten sonra da dışarıdaki çatıların ve binaların ham bir kopyası bu plakada muhafaza edilebilmişti. Sonuç, bilinen ilk kalıcı fotoğraftı.

Niepce'in bu başarısının fotoğraf gelişiminde temel bir çalışma oluşturduğunu söylemek abartı sayılmaz. Niepce, daha sonra da sanatkar Louis Daguerre ile çalışmış, Daguerre'nin daha keskin daguerre tipi görüntüleri ise fotoğrafın bir sonraki başlıca gelişimine işaret etmiştir. Kaynak